29 Haziran 2024 Cumartesi

Ki Sen

Nasılsın?


Seni bir kere görsem ilk bunu sorardım, şayet bugünlerde hiç kimse sormuyor bunu. İnsanlar birbiriyle konuşmuyor, sadece kendini anlatmak istiyor. Ben dinlemeyi isterdim herkesin aksine. 

Şimdi anlat nasılsın? Mesela Tanju Okan dinliyor musun? Öyle sarhoş olmak istiyor musun örneğin? 

Hercai'yi ne güzel söylemiş değil mi Birsen?

Yani havadan sudan konuşsak... Ya da suya yazılan yazılardan.

Beni soracaksın bir yerden sonra. Benim en iyi dostum içkim sigaram. Onlar da terk ederdi, olmasa param. (Sen kadınım?)

(Dostlar seyrelmiş, beyhude lafla vakit dolmakta.)


Ben yana yana öğrendim. Ya sen?

(Kül olup sana yeniden uçmaya...
Ben düşe kalka öğrendim, sen o yollardan geçme diye.
)


Kitap okuyor musun bu aralar? Mesela Nilüfer'den Aşk Kitabı'nı?

Ayrılmak kanun mu? (Sevdim, sevdim, bak ne hale geldim.)


Nerelere gidiyorsun? Mesela Kış Bahçeleri'ne gittin mi?

(Sevme beni, senin sevmelerine kalmadım.)


Bu kış da efkarlıyım. (Başını eğme dik tut, bu bi Rüya'ydı farz et.)


Düğünümüzde Güldaniyem çalsın mı?

(Gidene bak gidene, gidip de dönmeyene
Nasıl gönül vereyim, kendini bilmeyene, sana yandım Güldaniyem.
)


Dertlerimin dermanı olur musun, Hercai?

(Gel yarim ol, sevdalım ol, sultanım ol, fermanım ol.

dertlerimin dermanı ol, Hercai.)


-Gönlümde dolanırsın hep o halinle.-


Giden gitti yan Ateş Böceği,

Şarkını söyle, sazını çal.


Bi' bildiğin var da susuyor gibisin.